AUTOSHOW'DA NELER VARDI, NELER YOKTU?

3 Kasım 2010 Çarşamba günü; AutoShow 2010 Fuarı'nın tartışmaya açık yönlerini ve bir çok otomobil markasını bir arada görme fırsatımız oldu. 28 Ekim'de, Fiat'ın VİP Günleri davetine kargo firmasının 4 kilometrelik uzun! mesafeye davetiyeyi getirememesi sebebiyle iştirak edememiştik.

Metro ile fuar alanınına ulaştıktan sonra otoparktaki araç kalabalığı ilk dikkati çekenlerden.
Ana girişe yaklaştığımda büyük bir kalabalık dışarı doğru çıkarken arada yüksek sesle konuşmalar duyuyorum.

Giriş tarafı kısa sürede boşaldı ve 3 numaralı fuar girişine yöneldi. Görevlilerden turnike de arıza olduğunu öğreniyoruz. Uluslararası bir otomobil fuarına daha girmeden karşılaştığımız tabloya bakın.


İki yıl önce akan tavan sorunu bu sene de tekrarlandı.


Neyse ki Çarşamba günü hava yağışlı değildi.


3 no'lu girişin yanından geçerek tenha olan 1 no'lu girişi kullanıyorum.


Devasa büyüklükteki bir otomobil galerisini andıran fuarda arasıra değişik sesler yükseliyor.


Gittiğim saatlerde Chery ve Toyota'nın etkinlikleri vardı.


Benim için öncelikli olan yerli araçlardı, sonrasında elektrikli, konsept ve spor otomobiller..


Bana göre, incelenmeye değer otomobil ve konular listesi şu şekilde;


Karsan'ın (New York Taksi) otomobil konsepti,


Renault Fluence Z.E.,


Fiat Doblo EV, Fiat 500,


Buhar,


Saguar,


Mitsubishi Lancer Evo X,


Türkiye'nin ilk ve tek engelli co-pilotunun yarıştığı


OnOfis Ralli Takımı ve aracı,


Paris - Pekin Rallisi'nde ikinci olan Anadol,


klasik otomobiller,


konsept otomobiller,


bazı otomobillerin yanında (beyaz eşyalardaki gibi) CO2 emisyon değerlerini belirten yazı ve tablolar,


önceki Audi A4 ile aynı hamurdan Seat Exeo ile yeni VW Jetta,


1970'lerin ortasından beri üretilen klasik bir araç; Mercedes Benz G serisi,


genel olarak bütün serileri (bazı ayrıntıları gözardı ederek) aynı araç üzerinde şekillenen lüks markalar ( Bentley, Rolls Royce, Aston Martin, Lamborghini),


martı kanatlı Mercedes Benz SLS,


kuzey kutbuna kadar giden Toyota Hilux,


Toyota iQ (ikizi Aston Martin fuarda yoktu),


3 tekerlekli Toyota i-Real,


Honda CR-Z,


ayrı standlardaki Mitsubishi Miev, Peugeot İon ve Citroen Zero,


Chery'nin Tiggo XL (limuzin cip), Tiggo 5, B23 ve Niche Hibrid


(aslında bazı model isimleri ilginç; Rich, Niche, Chance),


otomobil fuarı ama bisiklet ve motosiklette vardı;


özellikle 190 beygirlik Suzuki Hayabusa dikkat çekici,


Kia Magentis'in yeni serisi ile Cerato Koup üzerinde durulmaya değer,


en sakin ,sessiz ve lüks marka; İnfiniti,


Ferrari 458 İtalia,


Chevrolet Camaro ve Corvette


( Camaro'nun yüzü yeni olduğundan herhalde, daha çok igimi çekti, Corvette'e göre).


Fuarda fotoğraf çekmek veya çekmeye teşebbüs etmek kadar zor bir şey yok.


Ne zaman fotoğraf çektimse önümden en az iki kişi geçti.


Saatlerce araçla askerlik hatırası çekenler ve çektirenler, sağa sola bakmadan elleri cepte yürüyen, duyarsız ve yanlışlıkla! yolu otomobil fuarına düşen kişilerde vardı fuarda.


Ziyaretçilerin özellikle Karsan'a da ilgi göstermesini beklerdim.Ancak o kadar ilgi çekici değildi! demek.


Maliye Bakanı'mız Mehmet Şimşek'te fuardaydı. Bazı standlarıda gezdi. Karsan'a da uğradı. Ancak Karsan'da veya diğer yerli araçların olduğu standlarda biraz daha vakit ayırabilseydi daha iyi olurdu diye düşünüyorum.


Son olarak Auto Show 2010 Fuarının adı İstanbul Auto Show olmalı.


Fuarda anket yapılırken bir soru şöyleydi;


2011'de Auto Show Fuar'ı yapılırsa gelirmisiniz ?


Sorunlar giderilir ve daha ilgi çekici hale getirilirse bende giderim, bütün otomobilseverlerde, otomobil almak isteyenlerde...


Ancak bu şekilde devam edilirse katılan otomobil firmaları azalacak.


Elektrikli otomobil trenini ve bu büyük fuarı Türkiye kaçırmamalı.